Büyükelçinin Mesajı
4,5 yıl yürüttüğüm Dışişleri Bakan Yardımcılığı ve AB Başkanlığı görevimin ardından, AB Nezdinde Türkiye Daimi Temsilciliğimize yeniden atanmış olmaktan dolayı büyük mutluluk duyuyorum.
2023 yılında birinci yüzyılını idrak eden Türkiye Cumhuriyeti, Avrupa’nın bir parçasıdır. Avrupa kıtasıyla asırlara dayanan çok boyutlu ilişkilerimiz, 1958 yılında kurulan Avrupa Ekonomik Topluluğu ile 1963 yılında imzalanan Ankara Anlaşması sonucunda bir ortaklığa dönüşmüştür. Yıllar içinde Türkiye ile AB, Gümrük Birliği ilişkisine girmiş; ülkemiz AB’ye üyelik başvurusu sonucu, aday ülke statüsü elde etmiş ve 2005 yılında üyelik müzakereleri başlamıştır.
Çeşitli zorluk ve engellemelere rağmen Türkiye, AB üyeliğinde kararlıdır.7 milyonu aşkın vatandaşımız ya da Türk toplumunun yaşadığı, 200 milyar Dolara yaklaşan ticaret hacmiyle en büyük ticaret ortağımız olan AB’ye üyelik, dış politikamızın da stratejik önceliklerinden biridir.
AB’ye üyelik hedefimiz, vatandaşlarımızın yaşam standartlarının her alanda yükseltilmesi, temel hak ve özgürlüklerin en üst düzeyde korunması ve Türkiye’nin bölgesinde ve ötesinde hak ettiği yere ve ağırlığa ulaşması hedeflerimizle örtüşmektedir.
Tarih boyunca Avrupa’nın siyasi, ekonomik ve kültürel gelişiminde belirleyici bir yer edinmiş, güvenlikten ekonomiye, spordan kültür ve sanata pek çok alanda Avrupa’yla bütünleşmesini kurumsallaştırmış olan Türkiye, bundan sonra da Avrupa’da ve dünyada güvenliğin sağlanmasına ve istikrar ve refahın güçlendirilmesine katkıda bulunmaya devam edecektir.
Son yıllarda uluslararası konjonktürü şekillendiren, küresel salgından iklim değişikliğine, ortak coğrafyamızdaki savaşlardan düzensiz göç krizine, enerji ve gıda arzı güvenliğinden ekonomik daralmalara uzanan türlü sınamalara çözüm üreten Türkiye, özellikle Avrupa için, anahtar ülke olmuştur. Dolayısıyla, güçlü bir Türkiye-AB işbirliği ve nihayetinde AB’ye üyelik, tüm tarafların çıkarına olan ve bir an önce ortak faydalarını üretmeye başlaması gereken değerli bir fırsattır. AB’nin gündemindeki Yeşil Dönüşüm, Dijital Dönüşüm, rekabetçiliğin ve refahın artırılması, Tek Pazar’ın derinleştirilmesi gibi hedefler, ülkemizin katkısı ve işbirliğiyle daha büyük başarılara ulaşabilecektir.
Bölgemizdeki ve uluslararası düzlemdeki köklü dönüşümün, Türkiye-AB birlikteliğinin önemini bir kez daha hatırlattığı bu ortamda, ilişkilerimizin hak ettiği noktaya ulaşmasının önündeki siyasi engellemelerin kaldırılması için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Beklentimiz, Türkiye’nin sabırla ve kararlılıkla sürdürdüğü AB’ye üyelik sürecinin, yapıcı bir yaklaşımla teşvik edilmesi ve katılım perspektifinin canlandırılmasıdır.
Ülkemizde 2023 Şubat ayında yaşanan deprem felaketi sonrasında, AB’nin gösterdiği hızlı ve kapsamlı destek ve dayanışma ülkemizde şükranla karşılanmıştır. Türkiye’nin de üyesi olduğu Birliğin Sivil Koruma Mekanizması, dayanışma ve ortaklığımızın en somut örneklerinden birini oluşturmaktadır. Bu yıkıcı felaketin ardından ortaya çıkan yapıcı diyalog, dostluk ve dayanışmanın, Türkiye-AB ilişkilerinin olumlu gündemle yeniden canlandırılmasına da katkıda bulunmasını diliyorum.
Kendine özgü özellikleri değerlendirildiğinde,Türkiye’nin AB’ye üyeliği, her iki taraf açısından da kolay bir süreç olmamakla birlikte, gerçekleştiğinde AB ve ötesinde fark yaratacak en değerli üyelik olacaktır.
Bu süreçte Türkiye ile AB kamuoylarında ülkemizin üyeliğine dair bazı kaygı ve önyargıların iyi anlaşılması ve özellikle AB kamuoylarına Türkiye-AB birlikteliğinin öneminin doğru şekilde anlatılması önem arzetmektedir. Bu bağlamda Avrupa Birliği İletişim Stratejimizin (ABİS) hem AB hem ülkemize yönelik olarak en geniş katılımla uygulanması yönündeki çalışmalarımız sürdürülecektir.
Ayrıca, Türkiye’nin katılım sağladığı Birlik Programları kapsamında, bilim insanları, akademisyenler, gençler ve öğrenciler başta olmak üzere tüm paydaşların Türkiye-AB ilişkilerine somut katkılarının alınmasına özen gösterilecektir.
Brüksel’deki görevimi yürütürken, kamu kurumları, üniversiteler, sivil toplum ve iş dünyasıyla etkin bir işbirliği içerisinde çalışmayı hedefliyorum. Toplumumuzun tüm kesimleri ve vatandaşlarımızın bu önemli ilerleme sürecine katılımları ile katkılarını dilediğimi ve Daimi Temsilciliğimizin her türlü desteği sunmaya hazır olduğumu özellikle vurguluyor; en içten sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Faruk Kaymakcı
Büyükelçi
AB Nezdinde Türkiye Daimi Temsilcisi
Pazartesi - Cuma
09:00 - 13:00 / 14:00 - 18:00
+ 90 312 292 29 29